KABİR AZABI
08 Mayıs 2010 | Kategori: Tasavvuf
Durulacak yer üçtür,Dünya,mezar ve ahiret.Ahirete ‘’ Dar-ı ceza ’’ da denir.Bazı Alimler bir nevi geçit sayılan mezarda kalmayı ahretten sayıp,durulacak yer ikidir,biri dünya ve biri ahrettir dediler.Mezarda kalma zamanı [Dar-ı berzah] ölüm zamanından kıyamete kadar olan zamandır.Ölen,mezar alemine geçer.İnsan ,ruhunu teslim edince,bir başka hale geçerek, onda bir başka hayat hasıl olur.Soru sorulup,cevap vermeye kabiliyeti olup,ni’metlerin lezzetini ve azabıb elemini duymaya müsait olur.Mutezile taifesi kabir hallerini,Münker ve Nekir suallerini inkar ettiler.Ehl-i sünnet şöyle bildirdiler ki,kabie ahvali hakkında, o kadar hadis-i şerifler ve o kadar eserler vardır ki asla inkara mecel yoktur.Ashab-ı kiramın (Aleyhimürrıdvan) da kabir halleri üzerinde icma-ı söz birligi vardır.
Kabirde mükafat,iyilik ve ni’met oldugu gibi,azap ve cefa da olur. Kabirdekilerin çogu kafir ve asi oldugundan, ‘’Kabir azabı’’ denir. Bie hadis-i şerifte, ‘’ Bevil sıçramasından sakınınız.Zira kabir azabının çogu ondandır’’ buyuruldu. Bir hadis-i şerifte, ‘’ Kabir, ahret konaklarından birincisidir. Ondan kurtulan,diger konakları daha kolay geçer.Ondan kurtulamayana sonrakiler daha zor olur’’ buyuruldu.
Velhasıl kabir halleri mümkinattandır. Olabilir cinstendir.Vaki’ olacagını Resülüllah ( Sallallahü aleyhi ve selem ) bildirmiştir.İman etmek lazımdır.Nasıl oldugunu Allahü Teala bilir.
( Şehadet ederim ki, kabir azabı haktır ) Vaki’ dir.Kabir ni’meti de vaki’dir. (İnsanlar) erkek olsun,kadın olsun ( ölüp kabre vardıkta ‘’Münker ‘’ ve ‘’Nekir’’ adlı iki ) heybetli, siyah ve gözleri gök(melek gelip sual sorsa gerekir: Rabbinden,Peygamberden,dinden ve kıbleden.Mü’minler) ne kadar asi olsalar da,imanları oldugundan cevap vermeye muvaffak olurlar.( Mutiler) güzel bir şekilde ( cevap verirler:Rabbimiz) ve yaratanımız,ma’budumuz ( Allah’dır). Birdir.( Peygamberimiz Muhammed Aleyhisselam’dır.Dinimiz İslam dinidir.Kıblemiz Kabe’dir derler.Onlar kabirde ) bahçeler yaratılıp (türlü) zevkler ve ni’metler ile ( (ni’metlenirler). Ya rabbi, bu büyük ni’meti bize ihsan eyle!
( Kafirler ve) küfürlerinde ınad eden (fasıklar) Fir’avn,Ebu Cehil ve diger münafıklar gibi (cevap veremeyip) şaşırıp, hay hay, biz bu suallerinizi bilmiyoruz derler. ( Onlara türlü türlü azaplar ederler). Mü’minlerden asi olanların bazısı azab olur.Lakin devamlı olmaz. Bir müddet sonra azab kaldırılıp,bir daha kıyamete kadar gelmez.
Kabirde sual bir kere olur.İnsan dünyada nasıl akıllı ise, kabirde de öyledir.Kabre girmeyip ateşte yanmış, suda bogulmuş,yahud sahrada kurt ve kuş yemiş kimselere de sual vardır.Sual birinci gün olur. Bazıları birinci günde üç defa olur dediler.Başka söyleyenler de oldu.
Kabir suali ümmet-i Muhammede mi mahsustur,yoksa diger ümmetlere de olurmu, ihtilaf olundu.Bunun gibi ‘’Münker’’ ve ‘’Nekir’’ yalnız iki melek midir, yoksa çokmudurlar, ihtilaf olundu.
Kabir sıkması haktır.Peygamberlerden başkasını kabir sıkar.Mü’minleri sevdigi için, kafirleri azab etmek için sıkar.
Sual ancak,rabbin kimdir,peygamberin kimdir ve hangi dindensin sorularından olur.Bazı alimlere göre bütün akaidden olur.Bir sözde ise hepsinden degil, bazısından olur,bir sözde akaidden ve amelin bazısından olur.Bir söze göre de ancak tevhidden sual olunur.
Mü’min çocuklarına sual yoktur.Dogrusu da budur.Bazıları vardır dedi.Kafir çocukları için sual olup olmadıgın da ihtilaf olundu.Kabirde peygamberlere sual olup olmadıgı hakkında ihtilaf vardır.Sual varsa tazim ve terkimle olur.Nitekim diger mukarreblerin hali böyledir.Şehitlere sual olmadıgında söz birligi vardır. Sıddıklar derecesinde olan alimler de böyledir demişlerdir. İslam memleketi sınırında halis niyyet ile nöbet tutanlara sual yoktur.Her gece ‘’ Mülk ‘’ suresini okuyanlara, cum’a gecesi ve gününde vefat edenlere,ishal,istiska (karında su birikmesi), taun (veba) hastalıklarından ölenlere sual yoktur. Bazı alimler,taun zamanında başka bir sebebden ölenlere de sual yoktur dediler.Cahiliyyet zamanında ölenlere, delilere ve çok ahmak olanlara sual olup olmadıgı hakkında ihtilaf olundu.Melekler ve cinler vefat edince, kabir suali olup olmadıgında ihtilaf olundu.Ölüm hastalıgında ‘’ İhlas ‘’ suresini okuyanlara kabirde sual olunmaz demişlerdir.Herşeyin dogrusunu Allahü Teala daha iyi bilir.